Badem (prunus amygdalus) : Gülgillerden bir çeşit ağacın yemişidir. Meyvesi ancak çağla halindeyken yenir. Olgunlaştıktan sonra, sert kabukla kaplı olan içi yenir. Hekimlikte kullanılan kısmı da burasıdır. Başlıca 2 çeşidi vardır.
- AcıbademFaydası : Badem, bedeni ve zihni yorgunluğu giderir. Hamilelerin zayıf düşmemesini sağlar. Sütle içilirse mideyi kuvvetlendirir. Kabızlığı giderir. Nekahat devresini kısaltır. Böbrek mesane ve tenasül yollarındaki iltihapları giderir. Baş ağrısı, karaciğer ve böbrek ağrılarını hafifletir. Bronşit, boğaz ağrısı, anjin, boğaz yanması ve akciğer hastalıklarında faydalıdır. Bademyağı kabızlığı giderir. Egzama ve kaşıntıların verdiği rahatsızlıkları azaltır. Böbrek ve mesane taşlarının düşürülmesine yardım eder. Kulak ağrılarını dindirir. Yumurtayla karıştırılıp da, basur memelerine sürülecek olursa, ağrı ve yanmaları giderir.
- Tatlıbadem
1.GİRİŞ
Türkiye’de badem yetiştiriciliğine olan ilginin son yıllarda giderek arttığı dikkat çekmektedir. Badem üretimiyle sadece meyve yetiştiricileri değil, yatırım danışmanları, doktorlar, bilgisayar uzmanları, fabrikatörler vb. tarım dışı sektörlerde görev yapanlar da ilgilenmektedir. Bunda, ülkemizde sevilerek tüketilen bademin oldukça yüksek fiyatla satılmasının büyük etkisi vardır. Bir çok kişi badem ağacının öteki meyve türlerine göre çok daha kolay yetiştiğini düşünmekte ve meyvesinin bu kadar pahalı olmasını hayretle karşılamaktadır. Bu yüzden günümüzde badem bahçesi tesisi kazançlı bir yatırım olarak görülmeye başlanmıştır.
Kaliteli çeşitlerin yetiştirildiği verimli bir badem bahçesinin ilkbahardaki görünümü. | Mevsim içinde gelişmekte olan badem meyvelerinin yakından görünümü. Bu dönemde yeşil kabuklu meyvelerin sağlıklı bir şekilde büyümesi için sulama, bitki besleme ve ilaçlama gibi kültürel uygulamaların yapılması gerekir. | Badem meyvelerinin dış yeşil kabukları çatlayıp sert kabuklu meyveler görüldüğü zaman hasat yapılır. Hasat edilen bademlerin dış yeşil kabuğu ayrılır (kavlatılır) ve sert kabuklu meyveler kurutulur | Sert kabuklu meyveler kırılarak yenilen iç badem ürünü elde edilir (solda). Sağda ise ince dış kabuğu da soyulmuş olan iç bademler görülmektedir. |
Ülkemizde yılda yaklaşık 40.000 ton sert kabuklu badem üretilmektedir. Yerli bademlerimizin iç randımanı % 18- 20 dolayında olduğuna göre, en iyimser tahminle yılda 8.000 ton kadar iç badem elde edilmektedir. Ancak, mevcut badem bahçelerinin hemen hepsi tohumdan yetişmiş ağaçlardan oluştuğundan, iç bademlerin kalitesi düşük olup, iç pazarın isteklerini bile karşılayamamaktadır. Nitekim, Türkiye son yıllarda 2.000 ton dolayında iç badem ithal etmeye başlamıştır.
Ülkemizde satılan ithal bademler irilik, tat ve görünüm gibi çeşitli kalite özellikleri açısından tüketicilerin beğenisini kazanmış olup, yerli bademlere göre yaklaşık iki kat daha fazla fiyatla alıcı bulmaktadır. Bu yüzden yeni kurulacak olan modern badem bahçeleri hem ülkemizdeki yetersiz olan kaliteli iç badem üretiminin artmasına hem de dünya piyasalarına pazarlanabilir nitelikte iç badem sunulmasına yol açabilir.
Bu teknik not meyve yetiştiricilerini olduğu kadar, tarım dışı sektörlerden badem üretimine ilgi duyanları da aydınlatmak amacıyla hazırlanmıştır. Bu dokümandaki resimleri incelemeniz ve alt yazıları okumanız bademle ilgili daha ayrıntılı bilgiye sahip olmanız açısından yararlı olacaktır.
Çok verimli bir badem çeşidinin ilkbaharda açmakta olan çiçek tomurcuklarının yakından görünümü. Çiçek tomurcuklarının dal boyunca sıralanışına dikkat ediniz. | Verimli badem çeşitleri tacın iç kısmında ve hatta ana dalların üzerinde de meyve tutar. Bu yüzden büyük ağaçlarda zaman zaman dallar seyreltilerek tacın içine ışık girmesi sağlanır. | Damla sulama ile sulanan 10 yaşındaki bir badem ağacının görünümü. Şekildeki ağaçtan 5 kg iç badem alınmıştır (Ferragnes çeşidi). Bu bahçedeki ağaçlar 5 metre aralıkla dikilmiştir. Verimli topraklar ve kuvvetli gelişen çeşitler badem ağaçlarının daha büyük taç yapmasına yol açar; bu takdirde ağaçların dikim mesafesi en az 6 metre olmalıdır . |
2.BADEM BAHÇESİ İÇİN YER SEÇİMİ | ||||||
Ülkemizin hemen her yerinde badem ağaçlarına rastlanır. Dağlarda ve yol kenarlarında kendiliğinden yetişen ya da bağ-bahçelerin çevresinde sınır ağacı olarak hiçbir bakım işlemi yapılmadan büyüyen badem ağaçlarını her zaman görmek mümkündür. Badem ağacının doğada kolayca büyüyebilir olması, ne yazık ki, ülkemizde yanlış bir kanının yerleşmesine yol açmıştır: badem ağacı kıraç topraklarda yetişir ve su istemez ! Bu çok yaygın kanı nedeniyle ticari olarak badem yetiştirmek isteyenler çoğunlukla bahçe yeri olarak verimli olmayan, kenarda kalmış kıraç arazileri düşünmektedir. Bazıları tarla tarımı yaptıkları susuz arazilerden daha iyi gelir sağlamak için, bazıları da az verimli olduğundan yıllarca boş duran arazilerini ağaçlandırmak amacıyla badem fidanı dikmek istemektedir. Kimileri de araziye badem tohumu ekip, yerinde aşılayarak bahçe kurmanın daha iyi sonuç vereceğine inanmaktadır. Fakat, bu şekilde yapılacak bahçe tesisleri modern anlamda badem yetiştiriciliğine ve rekabete açık iç badem üretimine pek uygun değildir. Bol miktarda ve pazarlanabilir kalitede iç badem elde edebilmek için badem bahçeleri 2 metre kadar toprak derinliği olan arazilere kurulmalıdır. Bahçe toprağı geçirgen yapıda ve verimli olmalıdır. Bahçe toprağı ne kadar iyi özelliğe sahip olursa, elde edilen ürünün miktarı ve kalitesi de o kadar artar. Ayrıca, verimli topraklarda büyüyen ağaçlar uzun yıllar daha sorunsuz bir şekilde meyve verir. Badem ağaçları kurak ve fakir topraklarda öteki meyve türlerine göre daha iyi büyüyebilirse de meyveye geç yatar, az ürün verir ve iç bademleri de istenilen kalitede olmaz. Badem ağacı yaygın kanının aksine suyu çok sever. Badem yetiştiriciliğinde birim alandan alınan meyve miktarı ile sulama uygulaması arasında olumlu ilişki bulunduğunu gösteren çok sayıda bilimsel araştırma sonucu ve deneyim bulunmaktadır. Bu nedenle, ticari badem yetiştiriciliği yapan öteki ülkelerde olduğu gibi, ülkemizde de bol ve kaliteli ürün elde etmek için badem bahçeleri sulama olanağı bulunan arazilere kurulmalıdır. Sulanmayan badem bahçelerinin tatminkar bir kazanç getirmesi pek beklenmemelidir. Günümüzde meyve yetiştiriciliğinde rekabete açık üretim yapmak ön plandadır. Bir başka deyişle, artık meyve bahçelerinden erken yaştan itibaren bol miktarda ve yüksek kaliteli ürün elde edilmesi amaçlanmaktadır. Bunu sağlayabilmek için badem bahçeleri verimli ve sulanabilen arazilere kurulmalıdır. | ||||||
|
3.BADEM TARIMINA UYGUN İKLİM KOŞULLARI | ||||||||||
Bilindiği üzere, badem ağaçları kış sonlarına doğru havalar biraz ısınınca hemen çiçek açar. Fakat ülkemizde özellikle karasal iklime sahip yerlerde bu dönemdeki havalar kararsızdır; hava sıcaklığı aniden donma derecesine düştüğü takdirde yeni açmış olan badem çiçekleri soğuktan zarar görür. Bir başka deyişle, kış sonundaki ılık havalar bademi aldatır ! Bu yüzden belirli yörelerdeki badem ağaçlarından ancak 3-5 yılda bir ürün alınabilir ve belki de, bu nedenle ülkemizde bademe güvenilmez bir meyve türü gözü ile bakıla gelmiştir. Halbuki, uygun iklimin seçilmesi ve geç çiçek açan çeşitlerin yetiştirilmesiyle badem tarımı başarılı bir şekilde yapılabilmektedir. ABD’de iklimi uygun bölgelerde bahçeler kurularak ve gerektiğinde dona karşı önlemler alınarak, Avrupa’da ise özellikle geç çiçeklenen çeşitler dikilerek her yıl oldukça kararlı bir şekilde ürün alınmaktadır. Ülkemizin iklim koşulları coğrafik bölgelere göre büyük farklılık gösterir. Bu nedenle bahçe kurulacak yerin iklim koşullarının badem yetiştiriciliğine uygun olup olmadığının çok iyi bir şekilde incelenmesi gerekir. Aslında, badem bir sıcak ılıman iklim meyvesidir. Ülkemizde de geleneksel badem yetiştiriciliği Ege ve Akdeniz Bölgesinin erken ilkbaharda don riski az olan, sıcak yerlerinde yapılmaktadır. Karasal iklime sahip olan İç Anadolu Bölgesinin bir çok yerinde erken ilkbahardaki hava sıcaklıkları kararsız olduğundan badem çiçekleri çoğu yıllar donlardan zarar görür (aldanır). Geç çiçeklenen badem çeşitleri, herhangi bir yörede kendiliğinden yetişen badem ağaçlarından 10-14 gün daha geç çiçek açar. Geç çiçeklenen çeşitler özellikle kışları ılıman geçen yerlerde ilkbahar donlarından korunmak için çok avantajlıdır. Buna karşın, karasal iklime sahip olan yerlerde geç çiçeklenen çeşitlerin yetiştirilmesi de donlardan korunmak için yeterli olmayabilir. | ||||||||||
Ticari badem bahçesi kurulması düşünülen bölgenin geçen 10 yıl süresince görülen ilkbahar don tarihleri ve donların görülme sıklığı ciddi bir şekilde etüt edilmelidir. Bunun için en yakın meteoroloji istasyonundan bilgiler alınmalı, yöredeki tarım kuruluşları ile ziraat fakültelerine danışılmalı, eğer varsa, o yörede uzun yıllardır meyve yetiştiren bilinçli kişilerin görüşlerine başvurulmalıdır. Eğer ilkbahar erken donlarının önemli sorun yaratacağı kanısına varılırsa, badem yetiştiriciliğinde ısrar edilmemelidir. Badem ağaçlarını ilkbahar donlarından korumak için bahçeleri ısıtma, havayı karıştırma ya da su püskürtme gibi çeşitli önlemler bulunmakla birlikte, bunları uygulamak güç ve pahalı olabilir. En iyisi, ilkbaharda don riski hiç olmayan veya çok az olan yerlerde geç çiçeklenen badem çeşitleriyle bahçe kurmaktır. |
4. ÇEŞİT VE ANAÇ SEÇİMİ | |||||||||||||||||||||
Yukarıdaki özelliklerin hepsini bir arada taşıyan mükemmel çeşit henüz bulunamamıştır. Bununla birlikte söz konusu özelliklerden bazılarına sahip olan çeşitler günümüzde ticari olarak başarılı bir şekilde yetiştirilmektedir. Tarım ve Köyişleri Bakanlığının “meyve çeşit tescil listesinde” ülkemizde ıslah edilmiş olan badem çeşitleri ile bazı yabancı çeşitler yer almaktadır. Bahçelere dikilecek fidanlar mutlaka “sertifikalı” olmalıdır. Fidanların istenilen çeşitlerden olması (ismine doğru olması) için rasgele değil, bilinen kuruluşlardan ve güvenilir fidancılardan satın alınmasına dikkat edilmelidir. Tarım Kuruluşlarınca verilen fidan desteğinden yararlanabilmek için satın alınacak fidanların ülkemizde tescilli çeşitlerden ve sertifikalı olması koşulu vardır. Badem çeşidi için önceden yapılmış bir tercih yoksa, mutlaka bahçe kurulacak yere en yakın tarım kuruluşunun veya ziraat fakültesinin ya da meyvecilik uzmanlarının görüşü alınmalıdır. Zira, ülkemizdeki iklim ve toprak koşulları bölgelere göre büyük farklılık gösterdiğinden üretim yapılacak bölgeye uygun çeşitlerin seçilmesi ve yetiştirilmesi büyük öneme sahiptir.
Son yıllarda, yukarıdaki tescil listesinin içinde bulunmayan bazı badem çeşitlerinin fidanları da ithal edilmeye başlanmıştır. Ancak, ithal çeşitlerin ülkemizdeki performansları hakkında yeterli araştırma ve deneyim bulunmamaktadır. Bazı ziraat fakülteleri ve tarımsal araştırma kuruluşları Anadolu'nun değişik iklim ve toprak koşullarında söz konusu badem çeşitlerini denemeye almışlardır. Gelecek yıllarda bu çeşitlerin ülkemiz koşullarına uygunluğu (adaptasyonu) hakkında bilimsel bulgular yayınlanacaktır. Badem ağaçları ilkbaharda erkenden uyandığı için çiçekleri donlardan zarar görebilir ve ayrıca karşılıklı tozlanma sorunları nedeniyle az meyve tutabilir. Bu bakımdan yetiştirilecek badem çeşitlerinin özellikle “geç çiçeklenme” ve “kendine verimlilik” özelliklerini taşıması çok istenir. Kendine verimli badem çeşitlerinin ağaç başına ya da dekara veriminin daha yüksek olduğu da bildirilmektedir. Geç çiçeklenen bazı badem çeşitleri ülkemizde tescilli olup bunların fidanları sertifikalı olarak üretilmektedir; fakat hem geç çiçeklenen hem de kendine verimli olan çeşitler henüz ülkemizde tescilli değildir. Bu iki özelliği taşıyan çeşitler yurt dışında patentli olduğundan yerli fidanlıklar bunları sertifikalı olarak üretememektedir. Bu çeşitlerin de Tarım ve Köyişleri Bakanlığının tescil listesine alınması halinde ülkemizde badem üretimi daha kolay gelişebilecektir. Mevcut durumda, ülkemizde tescilli olan geç çiçeklenen badem çeşitleriyle karşılıklı tozlanmaya da önem verilerek çok verimli ticari bahçeler kurulmaya başlanmıştır.
| |||||||||||||||||||||
Badem çiçeklerinin tozlanmasını bal arıları sağlar. Arılar çiçek tozlarını çiçekten çiçeğe ve ağaçtan ağaca taşıyarak meyvelerin oluşması için gerekli olan döllenmeyi gerçekleştirir. Bu yüzden badem bahçeleri ister kendine verimli ister karşılıklı tozlanma gerektiren çeşitlerden kurulu olsun, iyi bir verim elde etmek için yeterli sayıda arı kovanı bulundurulması gerekir. tozlanma ile ilgili ayrıntılı bilgi almak için buraya tıklayınız | |||||||||||||||||||||
|
6. TOPRAK HAZIRLIĞI, FİDAN TEMİNİ VE BAHÇE TESİSİ | ||
Meyve bahçesi tesisi uzun vadeli bir yatırım olduğu için başlangıçta yapılacak bir hatanın daha sonradan giderilmesi oldukça güç, pahalı ve hatta bazen de olanaksız olabilir. Bu yüzden bahçe kurmak için acele davranılmamalıdır. Ülkemizde meyve bahçesi tesisine çoğu zaman sonbahar veya kış aylarında aniden karar verilir ve hemen fidan aranmaya başlanır. Ancak, bu takdirde istenilen çeşitlerden kaliteli fidanların temini için gerçekten çok geç kalınmış olunur. Üstelik yeterli arazi etüdü ile toprak hazırlığı yapılmadan bahçe kurulduğu zaman gerek fidanların tutma başarısı gerekse meyve verimi ile ilgili ciddi sorunlar ortaya çıkabilir. Bahçe kurmak için seçilen arazi bir yıl önceden meyvecilik tekniği açısından iyice incelenmelidir. Fidan siparişleri de bahçe tesisinden en az bir yıl önce yapılmalıdır;.böylece istenilen çeşitlerden birinci kalite fidanlar temin edilebilir. Fidan dikilecek arazide dikim mevsiminden önceki yaz sonuna kadar gerekli ön uygulamalar, drenaj ve toprak hazırlığı gibi işlemler tamamlanmalıdır. Sonbaharda havalar henüz iyi iken, yağışlar başlamadan önce mevcut dikim planına göre fidan çukurları açılmalı ve daha sonra fidanlar getirildiği zaman hemen dikilmelidir. Badem fidanı saçak kökü çok az olan kaba bir kök sistemine sahiptir. Bu nedenle, özellikle fidanlıktaki yerinden söküldükten sonra satılıncaya kadar uzun süre beklemiş olan fidanların ve/veya ilkbaharda geç dikilen fidanların arazideki tutma başarısı son derece düşük olabilir. Bu yüzden fidanlar mümkünse söküldükten sonra fazla bekletilmeden, hava ve toprak koşulları uygun olduğunda hemen dikilmelidir. Badem fidanları geç sonbahar-erken kış döneminde dikilirse, ilkbaharda yapılan dikimlere göre hem arazide tutuma başarısı hem de ilk yıllardaki büyümesi açısından daha iyi sonuç verir. Dikimden önce fidanların kök kanserine (Agrobacterium tumefaciens) karşı koruyucu bir önlem olarak ülkemizde de piyasaya sürülen “Nogall” gibi bazı biyolojik bakterisitlerle muamele edilmesi yararlı olacaktır. Dikilen fidanlara mutlaka can suyu verilmeli ve ilkbaharda uyanmadan önce ilk şekil terbiyesi yapılmalıdır.
|
7.BADEM TARIMINDA VERİM | ||||||
Hasat edilen bir badem meyvesinin dış kısmında (1) yeşil kabuk, bunun altında (2) sert kabuklu meyve, ve sert kabuklu meyvenin içinde de (3) yenilen iç badem bulunmaktadır. Ülkemizdeki meyve yetiştiricileri genellikle bahçeleri veya çeşitleri karşılaştırmak için "ağaç başına" elde edilen verimi dikkate alırlar. Ancak bu takdirde, mevcut badem bahçelerinden elde edilen verimin yeşil kabuklu mu veya sert kabuklu mu ya da iç badem mi olduğu açık bir şekilde anlaşılamaz. Bu durum bir dekar bahçeden alınan meyve miktarı konusunda karışıklık yaratır. Modern badem tarımı yapan öteki ülkelerde ise çoğunlukla, "birim alandan" (bir dekardan veya bir hektardan) elde edilen iç badem miktarı verim kriteri olarak kullanılmaktadır. Çünkü, aslında tüketilen ve satış değeri yüksek olan ürün, bademin yenilen iç kısmıdır. Bademin sert kabuklu olarak pazarlanması giderek azalmaktadır. Verim çağındaki sulanan bahçelerde bir dekardan çeşitlere bağlı olarak 2000 - 3000 kg arasında yeşil kabuklu yaş badem elde edilir. Bir dekardan elde edilecek iç badem miktarı ise, bu yeşil kabuklu badem ürününün % 6.6 -9.0’u kadardır. Halen dünya badem pazarına hakim olan Kaliforniya’da (ABD) sulanan bahçelerde bir dekardan 200 kg dolayında iç badem alınmaktadır. Ülkemizde çok az sayıda bulunan modern badem bahçelerinde de bu verime ulaşılmaktadır. Bazı kaynaklar dekara 300 kg iç badem verimi alınabildiğini bildirmekteyse de, ülkemizdeki mevcut yetiştirme tekniği ile şimdilik bu verim düzeyi ulaşılması güç bir hedef gibi görülmektedir. Bu nedenle ekonomik analizler yapılırken ağaçlar büyüdüğünde en iyi koşullarda bir dekardan en fazla 200 kg dolayında iç badem alınabileceğini hesaplamak daha gerçekçi olur. Bademlerde iç randımanı, sert kabuklu meyveden elde edilen iç badem miktarını ifade eder [iç badem randımanı = [100 x iç badem ağırlığı (g) / sert kabuklu meyve ağırlığı (g)]. Badem çeşitlerinin iç badem randımanı, sert kabuk kalınlığına bağlı olarak değişir Sert kabuğu çok ince olan Nonpareil çeşidinde iç badem randımanı % 60-70 arasında iken, sert kabuğu orta kalın olan Ferragnes çeşidinde % 40 kadardır. Bu durumda, iç randımanı yüksek olan badem çeşitlerinin dekara iç badem veriminin daha fazla olacağı düşünülebilir. Ancak, iç badem randımanı daha düşük olan kabuğu orta kalın bademlerin ağaçları (Ferragnes gibi çeşitler) ince kabuklu çeşitlerin ağaçlarına göre daha verimlidir. Bu durum, bir dekardan elde edilen iç badem veriminin, yetiştirilen çeşitlerin “randıman ve verim” ilişkisine bağlı olarak dengelendiğini gösterir. Yani, randımanı farklı olan çeşitlerler kurulan değişik badem bahçelerinde dekara iç badem verimi aşağı yukarı aynı olup, 180-200 kg arasında değişir. Sulanmayan bahçelerde ise dekardan en fazla 60-70 kg dolayında iç badem alınabilir. Sulanan bahçelerdeki verimin sulanmayanlara göre en az iki, üç kat fazla olmasının yanı sıra, iç bademler de daha iri ve gösterişli olmaktadır. 'Nonpareil' gibi ince kabuklu badem çeşitleriyle kurulan bahçelerde kuşlar meyve kabuğunu kolayca delerek içini yiyebilir. Ayrıca, bunlarda sert kabuğu oluşturan iki parçanın bağlantı yeri yeterince sağlam olmadığından çoğu zaman iç bademler sert kabuk tarafından çepeçevre örtülmez. Bu yüzden bunların adi koşullarda kabuklu olarak saklanması sırasında bile iç bademlerinde böcek ve hastalık zararı görülebilir. Bununla birlikte ince kabuklu bademler elle kırılabildiğinden ülkemizde kabuklu olarak sevilerek tüketilmektedir.
|
8.HASAT, KAVLATMA VE SERT KABUK KIRMA İŞLEMLERİNDE MEKANİZASYON | ||||||||||||
Badem yetiştiriciliğinde özelikle hasat sonrası işlemler önemli ölçüde işçilik gerektirir. Meyvelerin toplanması, yeşil kabukların ayrılması (kavlatma) ve sert kabuğun kırılarak yenilebilir iç bademin çıkarılması çok uğraştırıcıdır. Bu işlemler küçük badem bahçelerinde aile işgücü yardımıyla yapılabilirse de, 100 - 1000 dekar gibi ticari büyüklükteki bahçelerde mekanizasyondan yararlanmak gerekir. Sadece 10 dekarlık bir bahçeden toplanacak meyve sayısının yetiştirilen çeşitlere göre 1.250.000 - 2.500.000 adet arasında olduğu dikkate alınırsa, daha büyük ölçekli bahçelerde meyve hasadının, kavlatmanın ve sonunda iç badem çıkarılması gibi işlerin kiralık işgücü ile ekonomik bir şekilde yapılamayacağı kolayca anlaşılabilir. Ülkemizde bademin sert kabukluf olarak (yenilen iç badem çıkarılmadan) pazarlanması çoğu kez ürünün gerçek piyasa değerinin oluşmamasına yol açmaktadır. Bu yüzden en iyisi, ticari bahçe sahibinin iç bademi kendisinin elde etmesi ve bu ürünü kendi markasıyla iç ve dış pazarlara rekabete açık fiyatlarla satışa sunmasıdır. İç bademi ekonomik bir şekilde üretebilmek için mekanizasyon mutlaka dikkate alınmalıdır. Modern anlamda badem tarımına yeni yöneldiğimiz için hasat, kavlatma ve kırma için dünyada kullanılan modern ekipmanlar henüz ülkemizde mevcut değildir. Bu ekipmanlar yurt dışında on binlerce dolar değerindedir. Çeşitli girişimciler ülkemiz koşullarına uygun ekipmanların teminine ve yerli üretim için ucuza mal edilecek şekilde tasarımına çaba harcamaktadır. Yurt dışından zeytin hasadı için ithal edilmiş olan akülü hasat makinaları ile badem hasadı da yapılabilmektedir. Bu makinalar fiyat ve işlev açısından çok uygun gözükmektedir. Küçük ve orta ölçekli bahçelerde yeterli sayıdaki hasat makinası ile meyveler çok daha çabuk ve ekonomik bir şekilde hasat edilebilir. Büyük bahçeler için daha komplike hasat ve toplama makinaları düşünülebilir (ağaçları gövdeden ya da dallardan sallayarak meyveleri düşüren ve vakumla toplayan hasat makinaları gibi).
| ||||||||||||
Balıkesirin Kepsut İlçesinde tarım makinaları üretimini yapan bir firma Badem in yeşil kabuğunu soyabilen bir makna imal etmiştir. | ||||||||||||
Kavlatılmış bademler sonbahar aylarında yığın yapmamak ve zaman zaman karıştırmak koşuluyla açık havada kolayca kurur. Eğer çevrede başka ürünler için kullanılan kurutma tesisleri varsa ve uygunsa onlardan da yararlanarak sert kabuklu bademleri hemen kurutmak olanaklı olabilir. Kavlatılmış ve kurutulmuş olan sert kabuklu bademler depoda saklamaya çok uygundur. Sert kabuklu meyveler adi depolarda kolaylıkla aylarca saklanabilir ve istenilen fiyat yakalandığı zaman depodan çıkarılabilir. Depodan çıkarılan sert kabuklu bademler kırılıp iç bademler elde edilir. İç bademlerin sınıflandırılıp, kalitesine göre ambalajlanarak satılması güvenilir ve istikrarlı bir pazarlamaya yol açacaktır. İç bademi depoda saklamak olanaklı ise de, bunun için daha masraflı olan bazı koşulları sağlamak gereklidir. Sert kabuklu meyveden iç bademin çıkarılması önemli bir iştir. Bir girişimci yurt dışındakilere göre daha düşük maliyetli bir badem kırma makinası geliştirmiştir. Bu makina ile elde edilen iç bademler elekten de geçirilmektedir. Malatya’da da kayısı ve badem çekirdeğini kıran makinalar bulunmaktadır. İri ve gösterişli iç bademler hem iç hem de dış piyasada daha yüksek fiyat bulmaktadır. Özellikle, mekanizasyon yoluyla el değmeden, sağlıklı koşullarda iç badem üreten yetiştiricilerimiz öteki ülkelerdeki badem yetiştiricileriyle ciddi bir şekilde rekabet etme olanağı bulacaklardır. Bu amaçla badem yetiştiricilerimiz ürettikleri meyveleri sert kabuklu olarak değil, iç badem olarak pazarlamaya çalışmalıdır.
|
9. SONUÇ |
Ülkemizde üretilen iç bademlerin kalitesi düşük olduğundan yılda 2000 ton kadar iç badem ithal edilir duruma gelinmiştir. İç pazarın iri ve tatlı bademe olan sürekli talebi nedeniyle kaliteli iç bademlerin satış fiyatı çok yüksektir. Türkiye'nin uygun ekolojilerinde kurulacak olan modern bahçelerde pazarın talep ettiği nitelikte badem üretilebilir. Ülkemizde sevilerek tüketilen bir meyve olan bademin beslenme ve sağlık yönünden önemi de dünyada giderek daha iyi anlaşılmaktadır. Dünyanın iç bademe olan talebinin, uzakdoğu pazarının da devreye girmesiyle, her yıl yaklaşık % 15 oranında artış gösterdiği tahmin edilmektedir. Bu yüzden iç ve dış pazarın isteklerine ve dünyada geçerli rekabet koşullarına uygun iç badem üretimi iyi bir yatırım gibi gözükmektedir. Ülkemizdeki meyve yetiştiricilerinin modern badem yetiştiriciliğine ilişkin bilgi ve deneyimi yeterli değildir. Bu nedenle, ticari olarak badem üretmek isteyenlerin uyanık ve araştırıcı özellikte olması gerekir |
10. KAYNAKLAR |
Prof. Dr. Semih Çağlar - Ar. Gör. Zeynep Ağca http://ciftci.ksu.edu.tr/badem Bakla (ful) : Baklagillerden hazmı kolay ve besleyici bir bitkidir. Ev ilaçlarında çiçekleri kullanılır. Bir çeşidi olan acıbakla ise, acı ve otsu bir bitkidir. Faydası : İdrar yollarını temizler. Böbrek ağrılarını dindirir. Böbrek iltihaplarını giderir. Böbrek kum ve taşlarının düşürülmesine yardımcı olur. Lumbago, romatizma, siyatik ve dolama şikayetlerini giderir. Baldıran (ağuotu) : Maydanozgillerden nemli yerlerde yetişen 1-2 metre boyunda zehirli bir bitkidir. Gövdesi kalındır. Saplarının alt kısmı erguvani renktedir. Yeprakları büyük, çiçekleri yayvan ve küçüktür. Terkibinde coniine vardır. Büyük baldıran ve küçük baldıran olmak üzere 2 çeşidi vardır. Ev ilaçlarında kullanılmaz. Faydası : Hekimlikte ağrı giderici ve spazm giderici olarak, siyatik, tetanoz, epilepsi, trilemnius nevraljisi ve kore hastalığının tedavisinde kullanılır. Baldırıkara (fujer) : Eğreltiotugillerden; nemli yerlerde yetişen otsu bir bitkidir. Yaprakları at yelesini andırır. Yurdumuzun hemen hemen her yerinde yetişir. Faydası : Grip ve soğukalgınlığında hastayı rahatlatır. Balgam söktürür. Mide ağrılarını keser. Böbrek kumlarının dökülmesini sağlar. Derideki şişlikleri indirir. Saç dökülmesini önler. Aybaşı kanamalarının düzenli olmasını sağlar. Diğer ilaçlara da tat verici olarak kullanılır. Balıkotu (hablülhilal) : Cava'da ve Malabar'da yetişen ve zehirli meyvesiyle balıkları sersemleterek yakalamaya yarayan zehirli bir bitkidir. 50 santim boyundadır. Dalları yeşil ve tüylüdür. İlaç olarak yaprak ve çiçekleri kullanır. Faydası : Terletir, idrar söktürür. Vücudu rahatlatır. Had bronşit ve nezlede, bütün bulaşıcı hastalıklarda kullanılır. Ballıbaba (laminum) : Ballıbabagiller familyasından bir çeşit bitkidir. Benekli ballıbaba ve arıların çok sevdiği ak ballıbaba gibi türleri vardır. Faydası : Kabakulak, mayasıl ve kanlı basurda faydalıdır. Bamya (hibiscus esculentus) : Ebegümecigiller familyasından; yaprakları asma yaprağına benzeyen, meyvesi beş bölmeli, tohumları yuvarlak ve yeşilimtrak gri renkte, sebze olarak yenen bir bitkidir. Amasya, Balıkesir bamyası gibi çeşitleri vardır. Faydası : Kabızlığı giderir. Mide ve bağırsakların düzenli çalışmasını sağlar. Banotu (konca) : Patlıcangiller familyasından; yol kenarlarında, gölgelik yerlerde yetişen, 80 santimetre kadar boyunda uyuşturucu ve zehirli bir bitkidir. Açık yeşil renktedir. Her tarafında beyaz, uzun tüyler vardır. Çiçekleri sarımtırak, kırmızımsı mor renktedir. Meyvesinin içinde yüzlerce tohumu vardır. Ev ilaçlarında kullanılması tavsiye edilmez. Faydası : Teskin edicidir. Titreme ve çarpıntıyı giderir. Uykuyu kaçırır. Keyif verir. Beyin hastalıkları, kore hastalığı ve nikriste faydalıdır. Basurotu (küçükkırlangıçotu) : Düğünçiçeğigiller familyasından; ilkbaharda çalılıklar arasında yetişen küçük bir bitkidir. Yaprakları üç parçalıdır. Yeşilimtıraktır. Yumruları yapraklarının arasındadır. Kökü küçüktür. Çiçekleri altın sarısı rengindedir. Sabahları açar, akşamları kapanırlar. Ev ilaçlarında kökleri kullanılır. Faydası : Basur memelerinden doğan şikayetleri giderirler. Behmen (kavzakökü) : Turp'a benzer, otsu bir bitkidir. 20 Ocak ile 20 Şubat arasında çiçek açar. Çiçeğinin rengine göre kızılbehmen ve akbehmen adında iki türü vardır. Faydası : Basur memelerinden doğan şikayetleri giderir. Bergamot (citrus bergamia) : Sedefotugiller familyasından bir çeşit narenciye türüdür. Meyvesinin kabuklarından güzel kokulu bir esans yapılır. Dalları seyrek ve kısa dikenlidir. Meyvesi armut şeklinde, sarımtırak yeşil veya altın sarısı rengindedir. 8-10 dilimi vardır. Bergamot meyvasından çıkarılan esans yeşilimtırak veya sarımtırak yeşil renktedir. Acı fakat hoş kokuludur. Faydası : Koku vermesi için bazı ilaçlara ve çaya karıştırılır. Reçeli de yapılır. Besbase (macis) : Hindistancevizi çekirdeğini örten özlü zardır. İçeriğinde esans ve yağ vardır. Faydası : Teskin edici iştah açıcı ve vücudu kuvvetlendiricidir. Tavsiye edilen milktarı aşmamalıdır Aksi halde zehirlenme belirtileri görülebilir. Beşparmakotu (kazotu) : Gülgillerden; yol kenarında ve çayırlarda yetişen 40-70 santimetre boyunda yabani bir bitkidir. Yaprakları beşparmak şeklindedir. Rozete benzer. Gümüşi renktedir. Uzun saplı çiçekleri, yaprakların arasından çıkar. Altın sarısı rengindedir. Yaprak ve kökleri Temmuz, Ağustos aylarında toplanıp kurutulur. Faydası : İshali keser. Mide rahatsızlıklarını giderir. Vücuda kuvvet verir. Bademcik ve boğaz ağrılarını giderir. Diş ağrılarını dindirir. Diş etlerini kuvvetlendirir. Yüz lekelerini giderir ve cildi yumuşatır. Bezelye (pisum) : Baklagillerden tırmanıcı bir bitki ve onun tohumudur. Faydası : Kabızlığı giderir. Kan yapar. Kan kanserine karşı korur. Biber (filfil) : Patlıcangillerden; taze iken yeşil ve çoğu acı olan meyvesi; sebze ve baharat olarak kullanılır. Bol miktarda C vitamini vardır. Acı ve tatlı, yeşil ve kırmızı çeşitleri vardır. Faydası : Kırmızı biber ile hazırlanan ilaç, nevralji, lumbago ve romatizmada faydalıdır. Ayrıca biber, mideyi kuvvetlendirir. İştahı açar ve hazmı kolaylaştırır. Kanamaları önler. Cinsel arzuları kamçılar. Biberiye (kuşdili) : Ballıbabagillerden; Akdeniz çevresinde çok yetişen; küçük, kalınca, ensiz ve kokulu yaprakları ile çiçeklerinden faydalanılan bir bitkidir. Yaprakları iğneye benzer. Boyu 2 metre kadardır. Çiçekleri mavi veya eflatundur. Çiçeklerinden renksiz veya soluk sarı renkte olan biberiye esansı çıkarılır. İçeriğinde kafuru, sineol, kamfen, pinen, borneol ve bornilasetat vardır. Faydası : Hazımsızlığı giderir. Çarpıntıyı keser. Yarımbaş ağrılarını giderir. Baş dönmesini keser. Astım, bronşit ve kansızlıkta faydalıdır. Yağlı saçların yağını alır. Burkulmalarda ve deri yaralarında da haricen kullanılır. İdrar ve adet söktürür. Safra ifrazatını arttırır. Binbirdelikotu (hypericum calycinum) : Çalılık ve fundalıklar arasında yetişen uzun ömürlü bir otsu bitkidir. 30-80 santimetre boyundadır. Gövdesi dört köşelidir. Yaprakları sapsızdır. Çiçekleri parlak sarı renktedir. Mayıs ve eylül aylarında çiçek açar. Faydası : İdrar ve balgam söktürür. İştah açar. Sinirleri yatıştırır. Bitotu (mezevek) : Düğünçiçeğigiller familyasından; bir çok çeşidi bulunan ve kuzey yarımkürede yetişen bir bitkidir. Tohumlarında Delphinine vardır. Zehirlidir. Faydası : Bit, pire gibi zararlı asalak ufak böcekleri öldürmekte kullanılır. Boruçiçeği (çançiçeği) : Çançiçekgillerden; çiçekleri boru biçiminde olan bir bitkidir. Çiçekleri turuncu renktedir. Faydası : Nefes darlığı, bronşit ve astımın sebep olduğu rahatsızlıkları giderir. Böğürtlen (tilkiüzümü) : Gülgillerden bahçe çitlerinde, yol kenarlarında kendiliğinden yetişen, dikenli bir çalıdır. Yemişi ahududuya benzer, fakat ondan küçüktür. Önceleri kırmızı iken sonraları kararır. Yaprakları; çiçekleri açmadan toplanıp, kurutulur. Birçok türü vardır. Faydası : İdrar söktürür. Ayaklardaki şişlikleri indirir. Yüksek tansiyonu düşürür. Gözlerdeki zafiyeti giderir. Mesane taşlarının düşmesine yardımcı olur. Ağız, dil, diş eti ve bademcik iltihaplarını giderir. Kadınlarda görülen beyaz akıntıyı keser. Haricen kullanıldığı takdirde ağrıları dindirir, yanıkları iyileştirir. Kökü kaynatılıp, suyu içilecek olursa kandaki şeker miktarını düşürür. Börülce (karnıkara) : Göbeği koyu renkli bir çeşit ufak fasulyedir. İçeriğinde protein, azot, nişasta ve C vitamini vardır. Faydası : İdrar tutukluğunu ve anüs kaşıntısını giderir. Yanık tedavisinde kullanılır. Buğday (triticium vulgare) : Birçenekligillerdendir. Sapları kamışsıdır ve içleri boştur. Çiçekleri başak şeklindedir. Yemişlerine buğday denir. İçeriğinde B vitamini ve karbonhidratlar vardır. Bunlar, tanelerin kepeğindedir. Bu nedenle buğday unu ne kadar çok kepekli, yani esmer olursa, o derece faydalı olur. Faydası : Kepekli buğday unundan yapılan ekmek, kurabiye ve benzerleri bağırsakların düzenli çalışmasını sağlar. Kabız olmayı önler. Çimlendirilmiş buğday tanesi zihin yorgunluğu ve sinir bozukluklarını giderir. Damar sertliği, mide ve cilt hastalıkları olanlar, taze ekmek ve sıcak börek gibi şeyler yememelidirler. Burçak (lathyrus) : Baklagillerden; taneleri hayvan yemi olarak kullanılan bir bitkidir. Taneleri mercimeğe benzer. Faydası : Lapası; ezik, çürük tedavisinde; taneleri ise, isilik ve mayasılda kullanılır. |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder